KEMİK ERİMESİ (OSTEOPOROZ)

ÇÖLYAK HASTALIĞI

Çölyak Hastalığı buğday, arpa ve çavdarda bulunan depo proteinlerinin karmaşık bir karışımı olan  glutene entolerans nedeniyle diare, abdominal distansiyon, kilo kaybı, kötü beslenme ve cilt bozuklukları (Dermatitis herpetiformis) gibi geniş spektrumlu klinik semptomlara yol açabilen ciddi, ömür boyu süren bir gastrointestinal sistem hastalığıdır. İlk kez 1888' de Samuel Gee tarafından açıklanmıştır.

Çölyak hastalığı sindirime karışan glutene karşı genetik bazlı immünolojik entoleransdan kaynaklanan ve küçük intestinal mukozanın enflamasyonuyla karakterize bir durumdur.
Yetersiz beslenme ve steatoreanın eşlik ettiği klasik "sprue" sendromu yanında hastalığın diğer belirtileri olarak dental anomaliler, kısa boyluluk, osteopenik kemik hastalığı, laktoz entoleransı, kısırlık ve spesifik olmayan abdominal ağrılar sayılabilir. Bu sorunlar çölyak hastalığının bazen tek göstergesi de olabilir. Çalışmalar, Çölyak Hastalığının nüfustan nüfusa  oldukça büyük değişkenlik gösterdiğini ve bu nedenle hastalığın gerçek prevalans tespitini güçleştirdiğini göstermiştir. Çölyak Hastalığı insidansı sadece klinik kriterler kullanılırsa çok daha düşük oranlarda görünmektedir. Ancak serolojik yöntem kullanılarak konulan tanıda Çölyak Hastalığının genel nüfusa insidansı yaklaşık 1/200 dür.

Yapılan çeşitli araştırmalar, ilk semptomların görülmesi ile Çölyak Hastalığının tanısı arasında belirgin bir gecikmenin olduğunu göstermiştir.

Çölyak Hastalığına çeşitli hastalıklar da  sıkça eşlik etmektedir. Özellikle Tip I Diyabet, tiroid hastalığı, Addison Hastalığı, osteopenik kemik hastalığı, Down sendromu ve romatolojik şikayetleri olan hastalarda yaygındır. Tedavi görmemiş çölyak hastalığının çocukları diyabete yatkın hale getirebildiği ileri sürülmektedir.

Günümüzde Çölyak Hastalığının tanısı ince bağırsaklarda karakteristik lezyonların histolojik görünümü ve ardından glutensiz diyete verilen klinik cevaba dayanmaktadır.

Çölyak Hastalığının tedavisi ömür boyu gluten diyetinden kaçınmak şeklindedir. Glutensiz diyetler artık profesyonel eğitimle ve toplum desteğiyle kolayca yapılabilmektedir.

Bulguları Nelerdir?

Çocuklarda ishal, kilo kaybı ve büyümede gerileme sıktır. Erişkinlerin çoğunda ise ishal ve kilo kaybı tam olarak görülmeyebilir. Erişkinlerin yarısında ishal görülmez. Karında şişkinlik ve gaz sıktır. Bazı hastalar gece ishal ve gaz sancısı çekerler. Yorgunluk ve kemik erimesi, vitamin eksiklikleri ve bunlara bağlı şikâyetler gözlenir. Bazı hastalarda sadece tekrarlayan ağızda aftlar gözlenebilir.

Teşhis Nasıl Konur?

Teşhis konmada ilk basamak bu hastalıktan şüphelenmektir. Hastalığın şikâyetlerinin müphem ve hastalığa ait şikâyetler olmadığı için hastalığın başlangıcından tanı koymak için 10-15 sene sonra zaman geçebilir. Hastalığın en önemli bulgularından biri de izah edilemeyen demir eksikliği anemisidir. Hastalık için spesifik kan testleri vardır;
1-     IgA Antigliadin antikoru
2-     IgA antiendomycium antikoru
3-     IgA antitissue glutaminase antikoru (tTG).
Bu testleri doğruluk derecesi %95'lere yakındır. %2-10 kadar çölyak hastasında IgA eksikliği olabildiği için  yanlışlıkla tanı konmayabilir.  Bu nedenle  güncel tanı algoritmalarından yararlanılabilir.



0 282 654 55 25
Bu internet sitesinin tüm hakları saklıdır ve Büyük İstanbul Laboratuvarına aittir.